ORHAN ÇALIŞIR / BREMEN – Almanya bir aydan fazla bir süreden beri bir komedyeni ve bu bağlamda Tayyip Erdoğan ile Türkiye’yi tartışıyor. Jan Böhmermann, daha çok belden aşağı esprilerle Alman TV’lerinde önemli bir izleyici kitlesi bulan popüler, fakat sıradan komedyenlerden biri. Mesele bir bakıma Almanya’da seneler öncesinin çok kaliteli siyasi güldürüsünün artık kaybolmuş olması. Bunun yerini, müstehcen esprilerle, Stefan Raab gibi dünyanın her yerinden video kayıtları yayınlayarak başkalarının zayıflıklarına gülen bir garip espri, güldürü kültürü aldı. Güldürü zekâsının, öğreticiliğinin yerini bir bakıma belden aşağı yapılan şakalar, küfürler ve daha da kötüsü ırkçı klişeler aldı.
Burada konunun bizi asıl ilgilendiren kısmı Alman basınındaki bu ırkçılık. Yoksa Tayyip Erdoğan, demokrat mı değil mi gibi bir tartışma anlamsız olur. Kendi yurttaşı, fakat kendisi gibi olmayan ve düşünmeyen insanları en az haftada iki defa aşağılayan, muhaliflerini susturmak için her yola başvuran, örneğin, İstanbul’un siluetine müdahale ederek yaptırttığı Selâtin Camii ile kendini bir tür seçilmiş padişah gibi gören bir siyasetçiyi savunmak gibi bir derdimiz olamaz.
Jan Böhmermann, söz konusu şiirinde “döner”, “domuz”, “keçi s…n” gibi kavramlarla Türkleri ve Müslümanları aşağılayan tipik ırkçı imgelere başvuruyor. Komedyen, Tayyip Erdoğan’a bir siyasetçi olarak yaptıkları üzerinden değil, etnik ve dini kimliği üzerinden saldırıyor. Bu tür ırkçı imgelere normal olarak Almanya ve Avrupa’da en sağ, faşist gruplar başvururdu. Eğer bu gruplara mensup birisi bu şiiri yazsaydı herhalde Almanya’daki tepki de bambaşka olurdu.
Devamı www.03.AVRUPA-KULTUR.eu adresinde